3 Nisan 2016 Pazar

Ben O Değilim- Fatma Erdek

Kitabın adı: Ben O Değilim
Yazarı: Fatma Erdek
Yayınevi: Ephesus Yayınları
Sayfa sayısı: 543
Türü: Romantik
Kapağı: Ciltli
Goodreads puanı: 4.23
Benim puanım: 4







Arka kapak;

Siz hiç, birbirine tıpatıp benzeyen ikizler gördünüz mü?
İşte ben onlardan biriyim... Adım, Arın Soylu.
Genç, yakışıklı, güçlü ve mutlu bir erkeğin hayatı,  bir anda nasıl altüst olur? Kolay… Bunun için, serseri ikizinizle, akıl almaz bir oyunun içine girmeniz yeterli. Sadece üç haftalığına, başka birinin hayatını yaşamaya cesaret ederseniz, beraberinde gelecek bütün sürprizlere de hazırlıklı olmalısınız.
Ben de hazırlıklıydım. Ta ki onu görene kadar... Tuna’mı… Bal rengi saçları ve güneş gibi parlayan yüzüyle, birdenbire hayatımı kökünden değiştirmişti. O benim beklediğimdi, o benim geleceğimdi. Onu elde etmeme kimse engel olamazdı. Hiçbir şey beni durduramazdı. Durduramadı da…
Başardım mı? Evet! Onu aşkıma inandırdım. Onu kendime âşık ettim.
Peki ya sonra? Hiçbir yalan sonsuza dek sürmez, öyle değil mi? Bir gün, hiç ummadığım bir anda, yalanımla yüzleşmek zorunda kaldım. Artık ‘Ben o değilim’ desem de bir faydası yoktu. Tuna bana inanmıyordu.
Ne yapacaktım şimdi? Vaz mı geçecektim hayatımın kadınından?
Elbette hayır!
Bedelini ödeyip, seni kazanacağım, Tuna cadısı! Her ne olursa olsun…


Yorumum;

 Şaşırtıcı gelebilir ama Ben O Değilim Fatma Erdek'ten okuduğum ilk kitaptı ve sanırım kitabı sevmemdeki en büyük etkenlerden biri buydu çünkü Fatme Erdek okurlarının dediğine göre Gece İle Şafak'ı okuyanlar bu kitabı sevemiyormuş. Neyseki ben daha önce Gece İle Şafak'ı okumamıştım :D. Eğer Kitap Avcıları olarak turunu yapmasaydık belki de Fatma Erdek'in kalemiyle hiç tanışamayacaktım çünkü genel olarak Türk kitabı okumaktan hoşlanmıyorum :/.

 Kitabın konusu benim daha önce hiç karşılaşmadığım türdendi, piyasada belki benzerleri vardır ama ben okumamuşımdır bilemiyorum. Kısaca bahsetmek gerekirse; Arın ve Meriç adında ikizlerimiz var ve bu ikisi ta küçüklüğünden itibaren zor durumlarında yer değiştiriyorlar. Tek yumarta ikizi olduklarından dolayı bunu kimse fark edemiyor. Arın artık Yunanistan'da üç yıllık sevgilisi Celia ile yaşamktadır ve babsından devraldığı işi oradan yönetmektedir. Bir gün Meriç gelir ve kendisinden ufak bir yardım işter, Tahmin edildiği gibi yine yer değiştirmek istiyordur.  Meriç bu isteğini Arın'a kabul ettirir ve Türkiye'ye Meriç olarak döner. Ne yazık ki Arın'ın ihtiyaç duyabileceği her bilgi Meriç'İn ona verdiği not defterinde yazılı değildir ve bir gün bir otoparkta Arın başının belası Tuna ile karşılaşır, ve her şey başlar...

 Ben nedense Tuna'yı hiç sevmedim. Kitabın başından beri bana itici geldi ve Arın'la olan birlikteliklerini hiç desteklemedim. Hatta sürekli keşke Arın ve Celia beraber olsa diyip durdum ama..

 Tuna'yı sevmemedeki neden karakter yapısıydı. Tuna inatçı ve dediğim dedik biri, özellikle de başalrda çok çirkef. Beni sürekli sinir etti bu tavırları. Hiç bir şey dinlemden direk kendi kafasına göre davranıyor ve bu tip benim romanlarda en nefret ettiğim tip.

 Ayrıca ben Meriç'i Arın'dan daha çok sevdim. Gerçi Meriç'in kitapta pek bir yeri yok ama olduğu sahnelerde de kendini sevdirmeyi başarıyor. Arın'dan daha eğlenceli birisi gibi gözüktü bana Meriç. Belki yazarımız Fatma Erdek, Meriç ve Lidya'nın da hikayesini yazmayı düşünür. Buradan da kulağını çınlatalım :))).

 Kitabın genelinden konuşmak gerekirse beğendiğimi söyleyebilirm. Tam puan vermememin nedni kitabın fazla uzatılmış olduğunu düşünmemdi. İyi tamam hoş ama fazlalık ksımlar vardı ve oralarda okuyucuyu bayıyordu. Onun dışında gayet güzel ve eğlenceli bir kitap, okumaya ve almaya değer olduğunu düşünüyorum. Sonuçta her kitap kusursuz olacak diye bir şey de yok, değil mi? 

 O tatlı, maviş cildinden de bahsetmeden edemeyeceğim, kitapçıya gittiğinizde kitabı görürseniz üstündeki cildi bi çıkarıp bakın derim. Rengi çok güzel.

Satın almak için tıklayın. 
Kitap hakkında daha fazla bilgi almak için tıklayın. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder