27 Nisan 2015 Pazartesi

TERSYÜZ - AMY HARMON

Kitabın adı: Tersyüz
Orijinal adı: Making Faces
Yazar: Amy Harmon
Çevirmen: Arzu Altınanıt
Sayfa sayısı: 373
Yayınevi: Yabancı Yayınları
Kapak türü: İnce kapak
Basım yılı/yeri: Aralık,2014 İstanbul
Amazon puanı: 5/5
GoodReads puanı:4.2/5
Benim puanım: 5/5

Tanıtım:

MODERN ÇAĞIN GÜZEL VE ÇİRKİN'İ...

Ambrose Young okulun en çekici çocuğu ve kasabanın yıldız güreşçisiydi. Uzun boylu ve yapılı bir vücudu, omuzlarına değen saçları ve yakıcı gözleriyle aşk romanlarının kapaklarını süsleyebilecek kadar yakışıklıydı. Fern Taylor bunun farkındaydı ve Ambrose Young'a aşıktı. Belki de bu kadar yakışıklığı olduğu için Fern asla onunla birlikte olabileceğini düşünmemişti. Ta ki herşey tersyüz olana ve Ambrose'un eski yakışıklılığından eser kalmayana dek...

Tersyüz, beş genç adamın küçük bir kasabadan kalkıp savaşa gidişinin ve içlerinden sadece birinin geri dönüş hikayesi... Hayatı, benliği, güzelliği kaybetmenin hikayesi...
Bir kızın, yıkılmış bir çocuğa; yaralı bir savaşçının sıradan bir kıza olan aşkının hikayesi... Kalp kırıklığının üstesinden gelen bir arkadaşlığın ve bilinen kalıpların dışına çıkan bir kahramanın hikayesi... Tersyüz, hepimizin içinde biraz iyiliğin biraz da kötülüğün olduğunu keşfettiğimiz modern çağın Güzel ve Çirkin'i...

KİŞİSEL YORUMUM;

Açıkçası okurken bayağı ön yargılıydım ve 3. tekil şahıs ağzından yazıldığını fark ettiğimde''Neden bunu okuyorum ki?'' demiştim. Yanımda başka kitap olmadığından okumaya devam etmiştim bende. İyiki okumayı bırakmamışım ve keşke çok daha önce alıp okusaymışım!

Kitapta hiç ağlamadığım kadar ağladım, hiç hissetmediğim kadar acı çektim desem yeridir. Ben nedense sürekli kitap karakterleriyle empati kuruyorum ve eğer kötü bir şey olduysa kafamda daha da abartıp hayallere dalıyorum. Bu hem güzel hem de berbat bir şey! Acı çeken hep ben oluyorum! 

3. tekil şahıs ağzından olmasına rağmen bana duyguları çok başarılı bir şekilde hissettirdi. Fern'in içindeki yaşadığı herşeyi kendimde de buldum. Kendisiyle hem bu kadar barışık yaşayan hem de bu kadar nefret eden birinin anlatılışı pek de kolay olmasa gerek...

Amy Harmon, Tersyüz ile bize aşkın kör olduğunu göstermiş ve kanıtlamış oldu. Herkesin okuması gereken bir kitap bence. En azından kütüphanenizde bulunmalı.


Kitapta Fern'in kuzeni olan Bailey diye bir karakter vardı, sanırım en çok onu sevdim. Bu kitapta aşk acısı çekmeyen kimse yok sanırım! Bailey'de doğuştan gelen bir hastalık var; yaşı ilerledikçe kasları zayıflıyor ve felç olmaya başlayıp sonunda da ölüyor. Bailey, kendisi ile aynı hastalığı paylaşanlara göre çok daha sağlıklı biri. Öleceğini bilmesine rağmen yaşamaktan zevk alıyordu ve çok da neşeliydi. Kitabın olmazsa olmazıydı resmen. *devamında büyük spoiler* Amy'nin onu öldürmesi bence bütün okurlarına büyük bit hayal kırıklığı yaşatmıştır. *spoiler sonu* 

Ambrose ile Fern'in Bailey adında bir oğulunun olması ise beni en çok duygulandıran yerlerden biriydi. Ambrose ve Fern'den bahsetmişken şuna değinmezsem olmaz; bence evliliklerinden çok daha fazla bahsedilmeliydi. Bir tek o eksik gibiydi ama bir sorun yaratmaz. Kitabın tamamı mükemmel.

Kısacası; eğer 3. tekil şahıs ağzından yazılmış kitapları okuyabiliyorsanız, birazcık savaşa 'hayır.' demiyorsanız ve güzellik sizin için önemli değilse bu kitabı %100 okumalısız.


Bana ulaşmak için;
instagram: @kitapokuyanpenguen
tur hesabı instagram: @kitapavcilari
tur bloğu: kitapavcilarii.blogspot.com

photo by me



26 Nisan 2015 Pazar

TATLI SERİSİ - WENDY HIGGINS

Kitabın adı: Tatlı Şeytan - Tatlı Tehlike
Kitabın orijinal adı: Sweet Evil - Sweet Peril
Yayınevi: GO! Kitap
Sayfa sayısı: 536  - 436
Yazar: Wendy Higgins
Çevirmen: Demet Orhan - Bige Turan
Basım yılı/yeri: İstanbul,2014 - İstanbul,2015
Kapak türü: İnce kapak ve mıknatıslı
Türü: genç edebiyat, romantik, fantastik
Yorumum: 4/5 - 3.5/5


Tanıtım: (Tatlı Şeytan)

ZEVK GÜNAHIN TUZAĞIDIR.

On altı yaşındaki, lise öğrencisi Anna Whitt yaşıtlarından biraz farklı bir genç kızdır. Anna, renkler vasıtasıyla insanların duygularını görür, hatta isterse hisseder. Kilometrelerce ötedeki sesleri duyar, kokuları alır. Anna, farklı olduğunu bilir ama ''ne'' olduğuna dair en ufak bir fikri yoktur. Ta ki gizemli yakışıklı Kaidan Rowe ile tanışana dek. Kaidan, onun da kendisi gibi, iblis soyundan gelen bir Nefil olduğunu açıklayınca Anna'nın önünde karanlık bir dünyanın kapıları aralanır. Kaidan'ın büyüsüne kapılıp bu dünyaya adımını attığında artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Hayatı boyunca ''iyi bir kız'' olan Anna, ya diğer Nefiller gibi iblislere boyun eğip kötülüğe hizmet edecek ya da kaderini baştan yazacaktır...

Tanıtım: (Tatlı Tehlike)

KADERİNİ KABULLEN.

Görevleri, cennetten kovulan iblislere hizmet etmek olan Nefillerden biri olduğunu öğrendiği günden beri hayatı altüst olan Anna, kötülüğe boyun eğmemeye kararlıdır. Ama dört bir yanda kol gezen fısıldayan iblislerin ve acımasız Düklerin dikkatini çekmemek için o da diğer Nefiller gibi çalışmak zorundadır. Bunun için tüm çekingenliğinden sıyrılıp bir parti kızı oluveren Anna artık tüm eğlencelerin aranılan ismidir. Bu şekilde yaşamaktan nefret etse de o, çok büyük bir amaca hizmet edecek olan ''seçilmiş kişidir'' ve zamanı geldiğinde ona emanet edilen Erdem Kılıcı ile büyük bir savaşa öncülük edecektir. Ama o güne dek kimliğini gizli tutmalı ve toplayabildiği kadar yandaş toplamalıdır. Bunun için kendisi gibi bir Nefil olan Kaidan Rowe'a duyduğu büyük aşkı bile kalbine gömen Anna, bir yandan ''kötü kızı'' oynarken bir yandan da iblisleri yeryüzünden silmek için ölümcül bir mücadeleye girecektir.

KİŞİSEL YORUMUM;

Kitabı D&R'da elime alıp arkasını okuduğumda nedensiz bir şekilde konuyu Fısıltı Serisi'ne benzetmiştim ve onun üzerinden yorumlamıştım. Yanılmışım. Nefilim dışında hiçbir benzerlik yok. Bu kötü bir şey değil tabi ki de. Yanlış anlamayın. Hatta bence ilerleyen zamanlarda Tatlı Serisi Fısıltı Serisi kadar popüler ve başarılı olacak. Belki film hakları bile satın alınır, kim bilir? (god knows, haha)

*Söylemeden geçemeyeceğim; 2. kitabın çevirisi yüzünden resmen sinir krizi geçiriyordum! Çevirmen, Türklere özgü kelimeleri ve sokak dilini kullanmıştı. Sen kitabı çeviriyorsun, kitabı yeniden yazmıyorsun! Eğer bu tür şeyleri kullanmak istiyorsan kendi kitabını çıkarabilirsin bun asla karışmam, karışamam. Ama kitapta sözü edilen karakterler Amerikalı, gidip birbirlerine ''Şömine mübarek.'' demezler -ki bu replik Tatlı Tehlike'den. ''şömine kadar sıcaksın.'' falan yazılabilirdi. Neyse ki GO! Kitap şikayetimi göz önünde bulurdu. Tekrardan teşekkürler.*

Kitabın konusuna benzer şuana kadar hiçbir kitap okumadım. Yani kitap özenti veya klişe değildi. Tatlı Şeytan bayağı sürükleyiciydi hatta. Ayrıca konuya da direk girmişti -ki bu mükemmel bir şey. İlk kitapta Kaidan'a bayağı sövdüğüm doğrudur. Bence, bir erkek sonucu ne olursa olsun kıza karşı ne hissettiğini dürüstçe söylemelidir. İşte Kaidan bunu yapmadı! Anna ile hiç ilgilenmiyormuş gibi davrandı. Sinir bozucu! Sırf bu yüzden ilk kitaba 4/5 verdim. Hıh -_-.

Anna Kaidan'dan da beterdi! Elimde bıçak olsa bıçaklardım. Özelikle de ilk kitapta. Kızda resmen ''iyi kız sendromu'' var. Sevdiği çocukla bile anca öpüşüyor :/ Tamam bu o kadar da büyük bir problem değil ama bence aşk risk almaya değer. Sırf Dükler onaylamıyor -öldürüyor- diye Kaidan'dan uzak durması saçma. Kaçın, saklanın bir şeyler yapın!

Kitapta siyahi bir karakter de vardı. Okuduğum romanlarda pek de karşılaştığım bir şey değil bu. Bence, Wendy romana Kopano'yu ekleyerek ırk ayrımı yapmadığını gösterdi -diğer yazarlara ırkçı demiyorum. Ya da sadece zenciler havalı diyedir :D

İkinci kitabın ilk 200 sayfasında resmen ölüyordu. Beni aşırı sıktı! Kaidan sadece iki kere vardı ve Anna sürekli Kopano ile beraberdi :'( Neyseki sonraki sayfalarda Kaidan ile araları düzeldi de ben de mutlu oldum. Yani Wendy ikinci kitabı sırf olaylara geçebilmek ve olayları birbirine bağlayabilmek için yazmış. Olmasa da olur gibiydi kitap.

Umarım 3. kitap en kısa zamanda çevirilir. 

Kısacası; eğer fantastik kurguları beğeniyorsanız, romatizimden hoşlanıyorsanız size okumanızı öneririm :D

Bana ulaşmak için;
instagram: @kitapokuyanpenguen
tur hesabı instagram: @kitapavcilari
tur bloğu: kitapavcilariiblogspot.com



photo by me



BLACKSTONE SERİSİ- RAİNE MİLLER


Kitabın adı: Çırılçıplak - Senin İçin
Orijinal adı: Naked - All In
Sayfa sayısı: 218 - 262
Yayın evi: Yabancı Yayınları
Basım yılı/yeri: Eylül/2014, İstanbul - Şubat/2015, İstanbul
Kapak türü: İnce kapak
Yazar: Raine Miller
Çeviren: Tuba Özkat
Türü: Erotik, romantik

Yorumum: 5/5 


Tanıtım: (Çırılçıplak)

ÇIRILÇIPLAK BİR TUTKU.
GİZLENEN GERÇEKLER.
UNUTAMAYACAĞINIZ BİR AŞK.

Londra Üniversitesi'nde sanat eğitimi alan Amerikalı bir öğrenci ve yarı zamanlı bir fotomodel olan Brynne Bennet, yaşadığı trajediye rağmen hayatını yeniden bir düzene sokmuştu. Ta ki başarılı iş adamı Ethan Blackstone, Brynne'in çıplak fotoğrafını satın alana kadar...

Ethan, Brynne'i yatağında istiyordu ve onu orada tutmak için ne gerekiyorsa yapmaya hazırdı. Onun dominant karakteri, Brynne'i hem çekiyor hem de korkutuyordu. Ancak bu ilişkide sırlar söz konusuydu. Hem de oldukça büyük sırlar...

Ethan'ın ona duyduğu tutku, Brynne'i kurtarmaya yetecek miydi; yoksa aralarındaki sırlar ikisini de mi yok edecekti?

Tanıtım: (Senin İçin)

YAKLAŞAN TEHLİKE.
UĞRUNA SAVAŞILACAK AŞK.
HER ŞEYİNİ ORTAYA KOYAN BİR ADAM.

Ethan Blackstone, Brynne'in güvenini kötüye kullanmış, terk edilmişti. Fakat bunu kabullenmek gibi bir niyeti yoktu. Amerikalı kadınını geri kazanmak için her şeyi yapmaya hazırdı. Aralarındaki tutku yakıcıydı, fakat birbirlerinden sakladıkları sırlar karanlık, ürkütücü ve her türlü gelecek planlarını yok edebilecek kadar güçlüydü.

Şimdi Brynne tehlike altındaydı ve Ethan sevdiği kadının kalbini kazanabilmek için ne gerekiyorsa yapmaya hazır bir adamdı. Onu korumak için göze  için göze alamayacağı şey yoktu. Onun için her şeyini ortaya koyacaktı.


Peki yaptıkları Brynne'i korku içinde yaşamaya sürükleyen geçmişinden kurtararak yeniden onun dokunuşunun sıcaklığını hissetmeye ve güvenini kazanmaya yetecek miydi?


KİŞİSEL GÖRÜŞÜM:


Raine Miller'ın romanlarını ustalıkla yazdığını düşünüyorum. Okurken her bir karakterine aşık olabilirsiniz. Özellikle de Ethan Blackstone'a...

2. kitap geçtiğimiz şubat ayında çıktı yani daha yeni ama umarım Yabancı Yayınları en kısa sürede 3. kitabı çevirir. Çünkü biten bir kitaptan sonra boşlukta süzülmek berbat bir his. Bunu hepimiz yaşıyoruz ve biliyoruz ne yazık ki.

Seri bence Grinin Eli Tonu, Hep Seni Bekledim ve Dublin Caddesi karışımıydı. Özenti veya klişe demiyorum sadece okurken bu kitapları hatırlattı bana ki zaten kitabın bir yerinde Grinin Elli Tonu'ndan da bahsediyor. 

Klişe miydi konusuna gelirsek; hayır değildi ama tahmin edilemez de değildi. En azından okurken size Wattpad'den bir şey okuyormuşsunuz gibi hissettirmiyordu. Ki bu mükemmel bir şey! Ayrıca tahmin edilebilir olması kötü bir şey değil. İyi de değil. Nötr.

Kitap, zaten türünden de anlayacağınız gibi bir çok seks sahnesi içeriyordu fakat bir Grinin Elli Tonu değildi. Eğer erotik kitaplardan hoşlanmıyorsanız boşuna paranızı harcamayın derim. Bolca var :). 

Karakterlerden bahsedecek olursam; Ethan Blackstone tek kelime ile MÜKEMMEL!!! Ethan, kesinlikle her kızın düşlediği bir sevgili modeli. Kitabın içine elimi daldırıp Ethan'ı oradan çıkarasım geldi 😍. 2. kitap sadece Ethan'ın ağzından anlatılıyor ve bu sizi ona çok daha fazla bağlıyor kitap bitince oturup duvar ile yarım saat bakışıyorsunuz. Coleen Hoover'ın da dediği gibi Ethan Blackstone baş döndürücü bir karakter.

Gelelim kızımıza; Brynne'in benim içimden bir parçayı yansıttığını pek söyleyemem ama kesinlikle nefret edilecek bir karakter değildi. Hani bir kitabı okurken içinizden ''Ahh hayır bunu demeyecektin! Seni salak kız!'' dersiniz ya, bu kitapta bu sözler neredeyse hiç söylenmiyor. Raine Miller, bir okuyucunun kafasında neler döndüğünü çok iyi bilen bir yazar, bu kesin.

Brynne, bazı salak karakter gibi Ethan ile görüşmeyi ve tekliflerini neredeyse hiç sorgulamadan kabul etti ki bu da kitabı direk olarak konuya soktu. 


Kısacası; erotik ve romantik kitap seven her okura %100 beğeneceğinin garantisini vererek tavsiye ederim. :)


Bana ulaşmak için:
instagram: @kitapokuyanpenguen
tur hesabı instagram: @kitapavcilari
tur bloğu: kitapavcilarii.blogspot.com

photo by me